Boyun Tutulması, Bedenimizin hareketli bölümlerini düşündüğümüzde en hareketli bölümün boyun olduğunu görürüz. Boynumuz, vücudumuzun her hareketi ile bağlantılı az da olsa hareket eder. Özellikle sabah kalkıp yatağın içinde oturduğumuzda başımızı sağa sola çevirirken boyun ağrıları başlar. Boyun tutulması olduğunda gün içinde, en ufak harekette bile ağrıdığını hissederiz. Bu durum boynumuzun hareket yeteneğinin bedenimiz üzerinde etkisinin yüksek olduğunu gösterir. Boyun tutulmasına yakalandığımızda boynumuzu hareket ettirmemek gerekir.

Boyunda tutulma sağ veya sol tarafta olabildiği gibi tek taraflı da olabilir. Ağrılı kısma dokunulduğunda hassas kas ağrısı mevcuttur. Hasta başını ağrı nedeniyle sağa sola çeviremez. Hasta araba kullanırken yönlerini kontrol etmekte zorlanır. İletişim kurmak istediği kişilere boynunu çeviremez. Bedeninin tamamını çevirmek zorundadır.

Hareketsiz durumdayken aniden yaptığımız hareketlerle katılaşmış ve soğumuş boyun kaslarının hareket yeteneği azalır. Hareket ettirildiği anda ağrı ile boyunda sertlik, kızarıklık hatta ileri vakalarda kızarıklıklar meydana gelebilir.

Her insanda zaman zaman meydana gelen boyun tutulması boyun kaslarının katılaşarak sıkışması nedeniyle ortaya çıkar. Uyurken kullanışsız yastık ve yataklar kullanmak, sandalyede uyumak, stres, uyurken soğuk havaya veya cereyan akımı olan yerlerde uzun süre sınırlı hareket etmek, sol pencere açık araba kullanmak, bilgisayar başında sürekli sabit durmak, boyna darbe almak ve fıtık vb. Gibi durumlar boyun tutulmasına neden olur. Sık sık boyun tutulmasına maruz kalan kişiler de boyun fıtığı veya boyun düzleşmesi ortaya çıkabilir. Boyun fıtığı ise diş ve bademcik gibi boyuna yakın olan organelleri rahatsız ederek iltihaplanmalara yol açabilir.

Masaj yaptırmak; Boyun ağrısının başladığı andan itibaren hasta boyun hareketlerini kısıtlamalıdır. Böylece hasta ilk tedaviyi kendisi başlatmış olacaktır. Tutulan kısma sıcak kompres uygulaması her zaman olumlu sonuç verir. Okaliptüs yağı, kantaron yağı ve nane yağı ile yapılan masajlar etkili sonuçlar vermektedir.

Bunun yanı sıra ısıtıcı kremleri masaj yaparak sürmek, kas gevşetici ilaçlar kullanmak olumlu sonuçlar vermektedir. Boyun tutulmalarında direkt masajda faydalı olmaktadır. Fakat boyun kütletmek tehlikeli sonuçlar ortaya çıkarabileceğinden bu durumdan kaçınmalıdır.

Boyun ısıtma hareketleri; Bunun için 10 dakikanızı ayırmanız en azından ağrınızın hafiflemesine yeterli olacaktır. Hareketlere ilk başlarken zorlamamak gerekir. Bunun için öncelikle baş öne doğru yavaşça eğilir. Çene göğüs kısmına değdirilmeye çalışılır. İkinci hareket ile de baş yavaşça yukarı kaldırılır. Ağrılar bu hareketler ile artacaktır. Fakat batma şeklinde bir ağrı ile karşılaşılır ise hareketler durdurulmalı ve doktora başvurulmalıdır. Üçüncü hareket ise baş tarafı yan tarafa doğru yavaşça eğmek sonra aksi yönde hareket ettirmek olmalıdır. Bu hareketleri on dakika boyunca yaptığınızda boyun ağrılarında hafiflemenin olduğunu göreceksiniz. Bu hareketleri gün içinde iki saat arayla tekrarlamanız gerekir.

Soğutucu kremler; Zorlanmadan kaynaklanan boyun tutulmalarında enflamasyon ortaya çıkaracağından hastanın ağrı oluşan kısmına soğuk krem uygulaması faydalıdır.

Geleneksel yöntemler; Boyun ağrısının giderilmesi için yapılan bardak çekme işlemi kısa süreli rahatlama sağlamaktadır. Ancak bardak vurulan yerlerde kan toplanması ve ekimoz (Morarma) oluştuğundan tavsiye edilmemektedir. Uzun süre geçmeyen boyun ağrıları boyun fıtığı veya düzleşmesinin belirtisi olabileceğinden iki hafta boyunca geçmeyen boyun tutulmaları için Beyin ve Sinir Hastalıkları uzmanına başvurmak gerekir.

Ameliyat; Hekim tarafından uygulanacak tedavi şekline hastanın uyması gerekir. Tedavi ilaç ya da fizik tedavi olabildiği gibi ilerlemiş vakalar da ameliyat gündeme gelebilir.

Günümüz gelişmiş tıp olanakları ile ameliyatlar başarılı bir şekilde yapılmaktadır. Fakat bazı önlenemeyen durumlarda ameliyat sonrasında gelişen komplikasyonlar sonucu kalıcı boyun eğilmeleri görülebilmektedir.