Boyun tutulması, günlük yaşam kalitesini olumsuz etkileyen ve sıkça karşılaşılan bir sağlık sorunudur. Boyun, vücudumuzun en hareketli bölümlerinden biri olup, sürekli hareket halindedir. Özellikle sabah uyanıldığında, boynun sağa sola çevrilmesi sırasında ağrı hissedilebilir. Boyun tutulması olduğunda, gün içinde en ufak harekette bile ağrı hissedilir ve boynun hareket yeteneği kısıtlanır. Bu durum, boynun vücudumuz üzerindeki etkisinin ne kadar büyük olduğunu gösterir.

Boyun tutulması, sağ veya sol tarafta olabileceği gibi, tek taraflı da olabilir. Ağrılı kısma dokunulduğunda hassas kas ağrısı mevcuttur. Hasta başını ağrı nedeniyle sağa sola çeviremez, araba kullanırken yönleri kontrol etmekte zorlanır ve iletişim kurmak istediği kişilere boynunu çeviremez. Bu durumda, bedeninin tamamını çevirmek zorunda kalır.

Hareketsiz durumdayken aniden yapılan hareketler, katılaşmış ve soğumuş boyun kaslarının hareket yeteneğini azaltır. Hareket ettirildiği anda ağrı ile boyunda sertlik ve kızarıklık meydana gelebilir. İleri vakalarda bu belirtiler daha da şiddetlenebilir.

Boyun tutulması, boyun kaslarının katılaşarak sıkışması nedeniyle ortaya çıkar. Bu durumun nedenleri arasında:

Boyun tutulmasına sık maruz kalan kişilerde boyun fıtığı veya boyun düzleşmesi ortaya çıkabilir. Boyun fıtığı, diş ve bademcik gibi boyuna yakın organları rahatsız ederek iltihaplanmalara yol açabilir.

Boyun ağrısının başladığı andan itibaren hasta, boyun hareketlerini kısıtlamalıdır. Bu şekilde, hasta ilk tedaviyi kendisi başlatmış olur. Tutulan kısma sıcak kompres uygulaması her zaman olumlu sonuç verir. Okaliptüs yağı, kantaron yağı ve nane yağı ile yapılan masajlar da etkili sonuçlar vermektedir.

Bunun yanı sıra, ısıtıcı kremleri masaj yaparak sürmek, kas gevşetici ilaçlar kullanmak olumlu sonuçlar verir. Boyun tutulmalarında direkt masaj da faydalıdır. Ancak boyun kütletmek tehlikeli sonuçlar ortaya çıkarabileceğinden bu durumdan kaçınılmalıdır.

Boyun ağrısını hafifletmek için 10 dakikanızı ayırmanız yeterlidir. Hareketlere ilk başlarken zorlamamak gerekir. İlk olarak baş öne doğru yavaşça eğilir ve çene göğüs kısmına değdirilmeye çalışılır. İkinci hareket ile baş yavaşça yukarı kaldırılır. Ağrılar bu hareketler ile artabilir, ancak batma şeklinde bir ağrı ile karşılaşılırsa hareketler durdurulmalı ve doktora başvurulmalıdır. Üçüncü hareket ise başı yan tarafa doğru yavaşça eğmek ve sonra aksi yönde hareket ettirmek olmalıdır. Bu hareketleri 10 dakika boyunca yaptığınızda boyun ağrılarında hafiflemenin olduğunu göreceksiniz. Bu hareketleri gün içinde iki saat arayla tekrarlamanız gerekir.

Zorlanmadan kaynaklanan boyun tutulmalarında enflamasyon ortaya çıkacağından hastanın ağrı oluşan kısmına soğuk krem uygulaması faydalıdır.

Boyun ağrısını gidermek için yapılan bardak çekme işlemi kısa süreli rahatlama sağlar. Ancak bardak vurulan yerlerde kan toplanması ve ekimoz (morarma) oluştuğundan tavsiye edilmemektedir. Uzun süre geçmeyen boyun ağrıları, boyun fıtığı veya düzleşmesinin belirtisi olabileceğinden, iki hafta boyunca geçmeyen boyun tutulmaları için beyin ve sinir hastalıkları uzmanına başvurmak gerekir.

Hekim tarafından uygulanacak tedavi şekline hastanın uyması gerekir. Tedavi, ilaç ya da fizik tedavi olabildiği gibi, ilerlemiş vakalarda ameliyat gündeme gelebilir. Günümüz gelişmiş tıp olanakları ile ameliyatlar başarılı bir şekilde yapılmaktadır. Ancak bazı önlenemeyen durumlarda, ameliyat sonrasında gelişen komplikasyonlar sonucu kalıcı boyun eğilmeleri görülebilmektedir.